Bugun...


Ulvi Tanrıverdi

facebook-paylas
KASABA SİYASETİ..!
Tarih: 22-02-2024 01:14:00 Güncelleme: 22-02-2024 09:03:00


Birhan Eroğlu diyor ki:

“Gönül temizliği yaptım ben biraz önce.

Ne kadar gereksiz şey biriktirmişim meğer.

Şimdi baktım da şöyle alıcı gözüyle…

Kalanlar bana bir ömür yeter.”

 

Çok doğru demiş Eroğlu…

Benim de gönül temizliği yapmam gerek..!

 

Biraz önce Menemen’de aktif siyaset yapan, CHP’den bir soydaşımla telefonla sohbet edip, Meclis Üyesi Aday Listelerinin nasıl karşılandığını ve seçim çalışmaları ile ilgili neler yaptıklarını öğrenmek istedim.

Çünkü şu ara her partiden, her kesimden insanlar ya beni arıyorlar ya da ben onları arayıp zamandan tassaruf ederek telefon sohbeti ile Menemen’deki Siyasi Havayı soluyoruz.

Amacım bu arkadaşla da salt sohbet ve bilgilenmekti.

Baktım sürekli kontrollü konuşuyor, söylediklerini yazacakmışım gibi, haber amaçlı aramadığımı, çalışmalarının ilk ağızlardan nasıl gittiğini öğrenmek amaçlı bir sohbet olduğunu vurguladım.

Dünden bugünden konuştuk söz döndü dolaştı benim gazeteciliğime geldi.

Bu kez kontrolü bırakıp, beni suçlamaya ve saldırıya geçti…

Böyle olunca da o kesimde son zamanlarda bu önyargıyla yaklaşımlar olduğunu da görünce toptan yanıt vereyim diye arkadaşın kimliğini açık etmeden sadece ilçemizdeki siyasetin nasıl sığlık içerisinde yol katetmeye çalıştığını, kendileri gibi düşünmeyenlere, kendi çıkarlarına hizmet etmeyenlere ne denli ön yargılı olduklarını okurlarımla ve Menemenli hemşehrilerimle paylaşmak istedim.

 

Konu geldi, dün yazdıklarını bugün yazmıyorsuna: 

Orta da 4-5 milyarın olmadığına kimsenin bunu yazmadığına…

 

Asarlık’da bir kahvede belediye bankamatikçilerinin gün boyu okey oynadığına!..

 

Serdar Aksoy döneminde yaptığım haberleri şimdi neden yapmadığıma…

İbrahim Atmaca ile konuştuğunu, hapise falan girmediği halde 5 yıl hapis aldığını yazdığımı, Atmaca ile görüştüğünü hapis falan olmadığını girmediği öyle bir cezası olmadığı halde ceza  aldığını hapse girdiğini yazdığıma…

 

Yaklaşımına şaşırıp kaldım; tüm suçlamalarına doğru ve açıklamalı, Serdar Aksoy döneminden örneklerle yanıt vermeye çalıştım ama bir şey anlatamadım.

“Dediğim dedik, çaldığım düdük!” derlerya tam da o misal; “gidelim kahveye ben adamları göstereyim sen bunların bankamatikçi olduğu ile haberi yapacak mısın?” yaklaşımı sergiledi…

“Sizin elinizde  belediye ile ilgili usulsüzlük, yolsuzluk konuları hakında bilgi ve belge varsa bana ihbar edin yazılı olarak gönderin, ben araştırıp, belgeleyip doğrularsam elbettteki haberleştirir yazarım, program yaparak kamuoyunu bilgilendiririm. Benim kimseye diyet borcum yok.” dedim.

“Yarın ben sizi alayım kahveye gidelim ben size adamları göstereyim siz de haber yapın..” diyince, “siz gazetecileri karıştırdınız, üç kuruşa haber yaptırdıklarınızla beni karıştırdınız.” dedim.

Siz bildiklerinizi bana bildirin, haberin nasıl yapılacağını ben bilirim, araştırıp, doğrularsam belgelersem haber yapacağıma ben karar veririm dedim.

“Ama seçimlerden sonra yaparsanız bir anlamı kalmaz!” dedi.

Adam haklı!..

Seçimi kaybettikten sonra rakibinin aleyhine olacak haberden onun ya da yol yürüdüklerinin çıkarı olmayacak nasıl olsa.

Ama kamu kurumu işe gitmeden kahvede okey oynayana para ödemiş, bu durum onun yararına bir işleve dönmeyecekse o durumun hiç önemi yok anlayışı işte bu da.

Dedim ki:

Sen dersin, ortada 4-5 milyar yok…

Çünkü sen siyasisin, rakibinin aleyhine algı yaratmak istersin..

Ben senin algının maşası olamam.

İşine gelmeyenlerin Sözde Gazeteci dediği gibi değil ben gerçekten Gazetecilik yapmaya çalışıyorum 35 yıldır.4-5 milyar:

Nedir?

Nereden gelmiş?

Ne zaman gelmiş?

Neden gelmiş?

Nasıl gelmiş,

Kim getirmiş?

Bu soruların yanıtını bulup, kamu kurumuna giren bu 4-5 Milyar’ın ya bankada nakit ya da yapılan kamu kurumunun giderlerine ödenip ödenmediğini görmem gerek ve belgelemem gerek…

Eğer gerçekten tamamı ya da bir kısmı ortada yokasa onla ilgili haber yapıp bu para nerede diye sormam lazım.

Kahvede okey oynayan vatandaşların bankamatikçi olduklarını siz siyaseten:

Adlarını sanlarını bile bilmediğiniz insanlar için belediyede çalışıyorlar akşama kadar kahvede okey oynuyorlar dersiniz.

Bunun haber yapılmasını istersiniz rakibinizin aleyhine bir durum olacak diye..

Ama ben Gazeteciyim…

Yapacağım haberi 5N 1K kuralına göre araştırıp bulup belgeleyip haber niteliğine kavuştuğu zaman haber yaparım.

Ve bu haberi yaparken bu haberin sana kazancını karşı tarafa kaybı yerine kamunun zararını düşünerek yaparım.

Anlıyacağın sana ya da karşı tarafa yandaşlık yapamam.

Üstelik de bu konuda daha önce yaptığım haberlerden sizin defonuz, hatta defolarınız varsa oturup bir değil bin düşünmeniz gerek!

Şimdi bu defo konusuna girmiyorum ama gerekirse mutlaka bu köşede onu da dile getiririm…

 

İbrahim Atmaca konusuna gelince:

Eğer tüm konulara böyle bir yaklaşım sergiliyorsanız,

böyle yaklaşıyorsanız Vay Menemen’in haline..!

 

Atmaca ile ilgili Gazete haberi yapmadım.

Facebook kişisel sayfamdan ÇAĞRI HABER etiketi ile “RESMİ BİLGİ!” yi paylaştım.

Benim kattığım o bilgiye hiçbir şey yok.

Hatta bu bilgiyi paylaşmadan önce 13 Şubat 2024 Salı Günü Saat:16.38’de Atmaca’yı telefonunda aradım durum ile ilgili bilgisine başvurmak için.

 

 

 

Telefonu cevap vermedi ulaşılamıyor ikazı verdi.

 

13 Şubat 2024 Salı Günü 17.25’de “RESMİ BİLGİYİ” Paylaştım.

 

 

Denetimli serbestlikten yararlanıp Cezaevinden tahliye olduktan sonra ki gün bana geldi.

Kendisine geçmiş olsun dileklerimi ieltip, konu ile ilgili bilgi aldım, aldığım bilgiyi de Facebookdaki paylaşıma ekledim.

 

 

Bene yalan haber yapmam…

Hiçbir kimse, hiçbir kurum, hiçbir parti de beni kullanamaz;

Ben araştırıp bulup, belgelediğim hiçbir haberi de pazarlık konusu yapmam kimseyle.

Kimseyi tehdit etmem, kimseye şantaj yapmam…

Haberimi yapar geçerim, kimseyi de düşmanlaştırmam..

 

Bu konuları bilmeden beni suçlamak “KASABA SİYASETÇİLERİ”nin işi ve yöntemi olsa gerek.

 

04 Şubat 2024  saat: 17.11’de gene Facebook kişisel sayfamdan Kasaba zihniyetine dair Pazar yazıları serisinden şunları yazmışım…

Ve buradan yineliyorum bu zihniyetle bir arpa boyu yol katedemezsiniz…

Ne olur derseniz?

Onu da söyleyeyim; ancak kendinizi tatmin edersiniz…

 

İLÇEMİZİN EN ÖNEMLİ SORUNU BU BENCE..!

 

Kimse darılıp küsmesin ama bu bir gerçek!..

İlçemizin değerlerini ve kaynaklarını etkin kullanarak, insanının yaşamını zenginleştirmesinin önündeki engellerden biri de kasaba kültürünün baskın olmasıdır.

Zaman zaman okuduğum kitaplardan, dergilerden, makalelerden notlar alır, bilgi dağarcığıma atarım, bir gün gerekli olur diye…

Dağarcığımı karıştırdım şöyle bir not buldum;

“Kasaba kültürü, yüzleşme yerine pusu kuran, açık ve kuralına uygun yarışma yerine çelme atan, bende olmayan başkasında da olmasın kıskançlığından beslenir.

Kasaba kültürü ilke ve kurallara dayanmaz, anlık gereksinimlere göre vaziyet alır. Ayrıntı bilgisi özeniyle hayatın öz gerçeğine uygun davranışı önemsemez, yarı-doğruların ve ezberlerin saplantılarından nemalanır.

Kasaba kültürü bir geçiş kültürüdür; ondan türeyen algılar, beklentiler yargılar ve davranışlar kararlı ve kalıcı değildir, gelip geçici heveslere dayanır.”

" Salgın Hastalık” gibi bulaşıcı olan bu kültürünün aşılabilmesi için; başta siyasi örgütlerimiz olmak üzere, sivil inisiyatiflerimiz, medyamız ve toplumun diğer dinamik kesimleri bu kültüre su taşıyanları tartışma gündemine getirerek önce siyasileri sonra da toplumu saran bu hastalığın ilçemize açtığı yaraları tesbit edip bu nedenle çağdaş kent yapısından uzaklaştığımızı, bir an önce bu gidişattan kurtulmak için siyasi parti gözetmeksizin el ele verip önce bu hastalıktan kurtulmamız gerektiğine inanıyorum…

Yoksa değişen bir şey olmayacak…

Rahmetli İlhan Selçuk’un her seçim sonrasında söylediği gibi; “Değişen bir şey yok aslında, aynı hamam aynı tas, saece değişen Tellaklar!..”

Ulvi Tanrıverdi / 04.02.2024 Pazar Yazıları





FACEBOOK YORUM
Yorum

YAZARIN DİĞER YAZILARI

YAZARLAR
ÇOK OKUNAN HABERLER
  • BUGÜN
  • BU HAFTA
  • BU AY
SON YORUMLANANLAR
  • HABERLER
  • VİDEOLAR
HABER ARŞİVİ
GAZETEMİZ

Web sitemize nasıl ulaştınız?


nöbetçi eczaneler
HABER ARA
Bizi Takip Edin :
Facebook Twitter Google Youtube RSS
YUKARI