Bugun...


Baha Akıner

facebook-paylas
Doktor Safiye Ali...
Tarih: 03-02-2024 10:46:00 Güncelleme: 03-02-2024 10:46:00


 
 
 
2 Şubat 1894’te, İstanbul’da, Sultan Abdülaziz’in yaverlerinden Ali Kırat Paşa’dan olur. Mekke Şeyhülislamının kızı Emine Hasene Hanım'dan doğar. Kimden mi bahsediyorum dostlar: Türkiye Cumhuriyeti’nin ilk kadın Tıp doktoru Safiye Ali, 130 yaşında…
*****
Annesi Emine Hasene Hanım, Ali Kırat Paşa’nın ikinci eşidir. Safiye ise ailenin dört kızının en küçüğüdür. Ailenin en büyük kızı Adviye Sargut da, Bülent Ecevit’in anneannesidir...
Safiye; küçük yaşlardan itibaren edebiyata, müziğe ve yabancı dile ilgi duyar. Henüz 16 yaşına geldiğinde, yedi dili konuşup yazmaya başlamıştır bile. 1916 yılında, Amerikan Kız Koleji’nden mezun olur...
Tam 18 yaşındaydı, Balkan Savaşı çıktı...
Bulgaristan Krallığı, Sırbistan Krallığı, Yunanistan Krallığı ve Karadağ Krallığı'ndan oluşan Balkan Birliği, Osmanlı İmparatorluğu'nun Balkanlardaki topraklarına saldırmıştı...
Cepheden getirilen yaralıları gördü ve çocukluğundan beri hayâlini kurduğu doktor olmak için son kararını verdi...
Damarlarına kadar hissediyordu!
Buydu isteği...
Vatanına, milletine, kadınlara, çocuklara, tüm insanlarına yardım edecekti. Hangi kapıyı çalsa; ‘’Tıp Fakültesi'ne kadın öğrenci alamayız’’ sözüyle karşılaşsa da, kafaya koymuştu bir kere, doktor olacaktı...
Dönemin Maarif Vekili Şükrü Bey’in desteğiyle, Tıp eğitimi almak üzere, devlet tarafından Almanya’nın Bavyera Eyaletinde bulunan Würzburg Üniversitesi’ne gönderilir. Orada geçirdiği yılları, “Hayatımın en güzel zamanı Almanya’da geçen tahsil hayatımdır” diyerek anlatır...
Almanya’da kadın ve çocuk hastalıkları üzerine ihtisas yaptı. Bu yıllarda açlık ve sefaletin dibini gördü...
Günlüğünde şöyle yazar: Çöpten çıkarıp geceleri yediğim ekmek hiç ağrıma gitmiyor. Ağrıma giden, ülkemde Tıp Fakültesi varken bu gurbet elde olmam. Kadınların erkeklerden ne farkı var? Ne olursa olsun ülkeme doktor olarak döneceğim...
Dediğini yaptı...
*****
1921’de Würzburg Üniversitesi’nden mezun olur. Ve üniversitede kalarak, "Kadın ve Çocuk Hastalıkları" üzerine uzmanlığını alır...
Okul arkadaşlarından biri vardır ki, Safiye'ye âşıktır. Alman Ferdinand Krekeler... Savaşta bir ayağını kaybetmiş olan Krekeler'in, Safiye’ye aşkı öyle büyüktür ki; üniversitedeki kariyerini bir kenara bırakarak, eşi ile 1923'te Türkiye'ye gelir ve Müslüman olarak Ferdi Ali ismini alır…
Cumhuriyetin kurulduğu yıl olan 1923'te, eşi Ferdi Ali ile ülkesine gelir gelmez çalışmaya koyulur Safiye Ali. En büyük isteği, halkına ve ülkesine hizmet etmektir...
Genç Cumhuriyetimizin, her alanda olduğu gibi kendisi gibi genç ve idealist doktorlara da ihtiyacı vardır. İstanbul Cağaloğlu Nuruosmaniye Caddesi’nde, göz doktoru olan eşiyle birlikte bir muayenehane açarlar. Gazeteye verdiği ilân ise şöyledir: Dr. Safiye Ali... Kadın ve çocuk hastalarını; Cuma ve Pazar'dan maada her gün ve öğleden sonra, İstanbul'da Nuruosmaniye Caddesi'nde, 52 numaralı muayenehanesinde kabul eder...
İlk başta bir kadın doktor olarak yadırganır. Yadırganması ve ön yargıyla bakılması da; kadın olduğu için kendisine itimat edilmemesi ve az ücret ödenmek istenmesidir. Safiye Ali, maddi sıkıntı çeken hastalarından ücret almayacağını beyan eder. Ve zamanla insanlara kendisini tanıtıp, onların güvenini kazandığından, muayenehanesi dolup taşmaya başlar...
Aranan ve itimat edilen bir doktordur artık. Alman ve Amerikan Elçiliklerinde de doktorluk yapar…
*****
1924 yılında Dr. Besim Ömer Paşa ile Osmanlı Hilal-i Ahmer Cemiyeti Kadınlar Merkezi’nin kurulmasına da öncülük eder. Cemiyet çatısı altında, kadınlara açılan muayenehanenin yanında küçük çocuklar için de bir muayenehane açarlar...
Muayenehanelerde sunulan sağlık hizmetleri, Safiye Ali ve hasta bakıcılar tarafından yürütülür. Merkezde sadece sağlık hizmeti verilmez. Çocuklara yiyecek, temizlik malzemesi, giysi yardımı da yapılır. Annelere ve çocuklara büyük faydalar sağlayan bu merkez, 1925 tarihinde kapatılır. Fakat Safiye Ali durmaz. Anne ve çocuklara her bakımdan destek olmayı sürdürür...
Savaş yıllarının uzun sürmesi, sadece ekonomik sıkıntı yaratmaz. Yetim ve kimsesiz çocukların sayısında artışa da sebep olur. Bu dönemde yine çeşitli cemiyetler ve kuruluşların önderliğinde, kadın ve çocuk sağlığı için çalışmalarını sürdürür...
1926 yılında; Almanya, İsviçre ve Avusturya gibi ülkelerde kurulan çocuk müzelerini örnek alarak, ülkemizde bir Çocuk Müzesi kurar...
Almanca, Fransızca ve İngilizce kitaplardan derleyip kendi deneyimlerini de katarak; "Küçük Çocuklar Muayenehanesi ve Süt Damlası" adıyla bir kitap da yazar. Eserini, bu konuda kendisini her zaman teşvik eden Besim Ömer Paşa'ya ithaf eder...
*****
Safiye Ali, üç uluslararası kongrede Türkiye’yi temsil etmiştir. 1924 senesinde katıldığı ilk uluslararası kongre olan Londra’daki Beynelmilel Kadın Doktorlar Kongresi, uluslararası bir kongrede Türkiye’yi temsil eden ilk kadın delege olma bakımından önemlidir...
Ve kongrede şu konuşmayı yapmıştır: Öncelikle belirtmeliyim ki; ben burada hâli hazırdaki kadın doktorları değil, yakın bir vadede yetişecek olan kadın doktorları temsil ediyorum. Ben burada mazinin esaret zincirlerini kıran, paslı izlerini silen ve son senelerde çocuklarımız için yorulmak bilmez bir çaba ve çalışma içinde olan Doktor Refik Saydam Bey Efendi’nin vücuda getirdiği faaliyet ve çalışmalardan ve kadınlara her zaman destek veren büyük Gazi’mizden bahsettim…
*****
Safiye Ali aynı zamanda, kadınların haklarını korumak amacıyla 1924 yılında kurulan Türk Kadınlar Birliği'nin kurucuları arasındadır. Ömrü; halkına ve kadınlara, çocuklara dair çalışmalarla ve hizmetlerle geçmiştir...
Henüz 34 yaşındayken kansere yakalanır Safiye Ali. Tedavi olmak amacıyla, Almanya’nın Dortmund şehrine gider. Geçirmiş olduğu başarılı operasyon sonrası Dortmund’a yerleşme kararı alır...
Almanya’da bulunduğu sırada 2. Dünya Savaşı başlar. Savaş bittikten sonra tekrar ülkesine döner. Ama hastalığı tekrarlar ve mecburen Dortmund’a dönmek zorunda kalır...
*****
5 Temmuz 1952 günü, bir garip Cumartesi sabahı, güneş, yine vatanından uzak, yine vatanına hasret bir yüce değerimiz için son defa doğduğu sırada son sözleri dökülür Hatice Safiye Ali'nin ağzından: KADINLAR SİZLERE EMANET…
9 Temmuz 1952'de, Dortmund’da toprağa verilir. Dortmund Merkez Mezarlığı'nda düzenlenen cenaze töreninde; Alman sağlık otoritelerince saygın bir yeri olan Prof. Dr. Lehmann şöyle der Safiye Ali için: Safiye’nin yüreği bir pırlantaydı. Bizim kalbimizde hayranlık duyduğumuz yardımsever bir melek olarak yaşayacaktır…
*****
Anlamadığım şu??? Niye adına bir hastane, sağlık tesisi kurulmaz??? Türkiye’nin ilk kadın doktoru niye hiç tanınmaz???
Ruhun şad olsun, ömrü boyunca hep kadınlar ve çocuklar için çabalayıp duran Türkiye’nin ilk kadın doktoru Safiye Ali. İyi ki geldin geçtin bu dünyadan, iyi ki...




FACEBOOK YORUM
Yorum

YAZARIN DİĞER YAZILARI

YAZARLAR
ÇOK OKUNAN HABERLER
SON YORUMLANANLAR
  • HABERLER
  • VİDEOLAR
HABER ARŞİVİ
GAZETEMİZ

Web sitemize nasıl ulaştınız?


nöbetçi eczaneler
HABER ARA
Bizi Takip Edin :
Facebook Twitter Google Youtube RSS
YUKARI